19 Kasım 2023 Pazar

14. Boğaziçi Zirvesi 10 Numara-Yılmaz Parlar

 



 14. Boğaziçi Zirvesi 10 Numara

Başkanlığını Cengiz Özgencil’in yaptığı Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) Türkiye Cumhurbaşkanlığı himayelerinde 16-17 Kasım arasında organize edilen 14. Boğaziçi Zirvesi, mükemmelliğe imza atarak 10 numarayı haketdi.

 Boğaziçi Ekonomi Zirvesi, Türkiye'nin ekonomik gelişmelerini ele almak üzere düzenlenen prestijli bir etkinlik olarak dikkat çekiyor. Bu yılki zirve, ülkenin ekonomik vizyonunu şekillendiren önemli konuları masaya yatırmak amacıyla gerçekleşti. Zirve, ekonomi, finans, iş dünyası liderleri ve akademisyenleri bir araya getirerek güçlü bir network oluşturdu.


Gerçekleşen, zirvenin açılış konuşmasını yapan Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) İcra Kurulu Başkanı Cengiz Özgencil, Türkiye'nin ekonomik durumu ve geleceğine dair çeşitli perspektifleri ele aldı. Ayrıca, küresel ekonomik trendlerin Türkiye'ye etkileri. Dünya barışına katkı sağlamayı amaçladıklarını belirtti.

Sektör liderleri ve uzmanlar, dijital ekonominin yükselişi, teknoloji ve inovasyonun ekonomik büyüme üzerindeki etkileri gibi konularda paneller düzenledi. Dijital dönüşümün ekonomik dinamiklere nasıl yansıdığı ve iş dünyasının bu değişime nasıl adapte olduğu geniş kapsamlı bir tartışmanın merkezi oldu.

Katılımcılar iş dünyasındaki güncel sorunları ve çözüm önerilerini tartışarak, gelecekteki iş stratejilerini belirleme fırsatı buldular. Zirve, sadece ekonomik konularla sınırlı kalmayarak, küresel politika, ticaret ilişkileri ve güvenlik gibi geniş bir perspektifi de kapsayarak katılımcılara kapsamlı bir bakış sunmayı amaçladı.

Boğaziçi Ekonomi Zirvesi, Türkiye'nin ekonomik geleceğini şekillendiren, liderlerin görüş ve stratejilerini paylaştığı bir platform olarak önemli bir etkinlik olarak öne çıktı.



14. Boğaziçi Zirvesi, "Gelecek Yüzyılı Karşılamak" temasıyla gerçekleşti. Katar Ticaret ve Endüstri Bakanı Sheik Mohammed bin Hamad Bin Qassim Al Abdullah Al Thani, zirvede yaptığı konuşmada, ülkeler arası ticaret hacmini ve yatırımların düzeyini artırma çağrısında bulundu. Al Thani, özellikle gıda güvenliği ve iklim değişikliği gibi zorluklarla baş etmek adına iş birliğinin önemine vurgu yaptı. Katar'ın 2030 vizyonu çerçevesinde bilim ve teknolojiye odaklandığını belirtirken, Filistin halkının maruz kaldığı zulme dikkat çekti ve gerçek bir barışın sağlanmasını talep etti.



Zirvenin ana gündem maddelerinden biri, İsrail ve Filistin arasındaki gerginlik oldu. Katılımcılar, yaşanan krizin bölgedeki istikrarı olumsuz etkilediğine ve ateşkesin gerekliliğine vurgu yaparken, UİP Kurucusu ve Başkanı Cengiz Özgencil, dünya barışına katkı sağlamayı amaçladıklarını belirtti. Filistin halkının maruz kaldığı zulme dikkat çeken konuşmalar, bölgedeki barışın önemini bir kez daha gündeme taşıdı.

Katar Ticaret ve Endüstri Bakanı, konuşmasında Ar-Ge ve yapay zeka alanlarındaki yatırımlarıyla dijital dönüşüme öncülük ettiklerini ifade etti. Yatırımların sürdürülebilir kalkınmayı hedeflediğini belirten Al Thani, bölgedeki güvenlik ve istikrarın sağlanması için ticaret hacminin artırılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, zirve boyunca sektörel bazda özellikle enerji ve bankacılık sektörlerinde B2B görüşmelerin gerçekleştiği ve yatırım fırsatlarının ele alındığı bilgisi verildi.  

Darfur Sultanı Al-Sultan Ahmed Dinar, zirvedeki konuşmasında ekonomik istikrarsızlık ve göçlerin insanların geleceğe dair umudunu azalttığına dikkat çekti. Zorlukların aynı zamanda kalkınma fırsatına dönüştürülebileceğini belirten Sultan, Afrika'nın sahip olduğu zengin kaynaklarla yapılacak yatırımların kıtayı büyük bir sıçrama yapmaya teşvik edebileceğini ifade etti.



Kosova Bölgesel Kalkınma Bakanı Fikrim Damka, zorlukların aynı zamanda fırsat anlamına geldiğini belirterek, küresel ekonomideki entegrasyon dönemine dikkat çekti. Adaletsizlik ve eşitsizlikle mücadele edilmesi gerektiğini ifade eden Damka, Türkiye ve Kosova arasındaki tarihi ve kültürel bağlara vurgu yaparak, iş birliği sürecinden memnuniyet duyduklarını söyledi.

Suudi Arabistan Ankara Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin Abdulkareem Abualnasr, konuşmasında çok taraflı iş birliklerinin dünya barışının temeli olduğunu belirtti. Suudi Arabistan'ın küresel ekonomide iş birliğiyle ekonomik istikrarı ve sürdürülebilir kalkınmayı desteklediğini ifade eden Büyükelçi, Türkiye ile 2030 vizyonu çerçevesinde güçlerini birleştirdiklerini ve iş birliğinin giderek güçlendiğini umduklarını dile getirdi.



Zirvenin bu yılki odak noktalarından biri olan ekonomi panelleri, Türkiye'deki yatırım fırsatlarını vurguladı. Yurt dışından gelen yatırımcılar, özellikle enerji ve bankacılık sektörlerinde önemli B2B görüşmeler gerçekleştirirken, zirvede düzenlenen 27 panelde dünya barışından teknolojiye, tarımdan spora birçok konuda fikir ve öneriler paylaşıldı. Zirve, küresel ekonomideki değişimlere ve önümüzdeki yıllara dair çözüm odaklı bir perspektif sunarak katılımcılara önemli bir platform sağladı.

Geleceğe Dayanıklı Metaverse Girişimleri: Uzun Vadeli YZ Stratejileri ve İş Sürdürülebilirliği panelde;

Geleceğin dijital dünyasında önemli bir yer tutmaya aday olan metaverse, sadece teknolojik yeniliklerle değil, aynı zamanda uzun vadeli stratejilerle iş sürdürülebilirliği açısından da dikkat çekiyor. Bu stratejiler, sadece ekonomik değil, aynı zamanda çevresel ve toplumsal boyutları da kapsamaktadır.

Günümüzde küresel pazarlara erişim ve ticaret, iş dünyası için önemli bir stratejik odak noktası haline gelmiştir. Şirketler, sınırların ötesindeki müşterilere ulaşma ve uluslararası ticaretin avantajlarından yararlanma konusunda giderek daha fazla çaba sarf etmektedirler. Küresel pazarlar, şirketlerin büyüme potansiyelini artırma, rekabet avantajı elde etme ve çeşitlendirme imkanları sunmaktadır.

Özellikle dijital teknolojilerin gelişimi, küresel pazarlara erişimi daha da kolaylaştırmaktadır. İnternet üzerinden gerçekleşen e-ticaret, şirketlere dünya çapındaki tüketicilere doğrudan ulaşma fırsatı sunmaktadır. Dijital pazarlama stratejileri ve sosyal medyanın etkin kullanımı, şirketlerin uluslararası arenada görünürlüğünü artırmak için güçlü araçlar haline gelmiştir.

İş İnsanı Elif Rahvancı ile yaptığımız söyleşide İş Sürdürülebilirliği görüşlerini aldığımızda

Rahvancı “Küresel pazarlara adım atarken dikkat edilmesi gereken zorluklar da mevcuttur. Farklı kültürler, yasal düzenlemeler ve ticaret politikaları, şirketlerin başarılı olabilmeleri için dikkate almaları gereken faktörler arasında yer almaktadır. Ayrıca, rekabetin yoğun olduğu küresel pazarlarda, şirketlerin kaliteli ürün ve hizmet sunumu, müşteri memnuniyeti ve inovasyon konularına odaklanmaları önemlidir.

Küresel pazarlara erişim ve ticaret, şirketler için büyük fırsatlar sunarken aynı zamanda dinamik ve değişken bir ortamı da beraberinde getirmektedir. Bu nedenle, şirketlerin küresel pazarlarda başarılı olabilmeleri için sürekli olarak değişen koşullara adapte olmaları ve stratejik bir vizyonla hareket etmeleri kritik bir öneme sahiptir.” Bilgileri paylaştı

Çevresel Duyarlılık ve Enerji Verimliliği panelde özetle vugulanan:

Geleceğe dayanıklı metaverse girişimleri, çevresel etkilerini azaltmaya odaklanarak enerji verimliliği sağlamalıdır. Yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş ve sürdürülebilir teknoloji altyapıları kullanımı, bu alanda atılacak önemli adımlardır.

YZ stratejileri, kullanıcı verilerinin etik ve güvenli bir şekilde işlenmesine vurgu yapmalıdır. Veri gizliliği ve güvenliği, metaverse'in güvenilirliği açısından temel bir unsur olarak ele alınmalıdır.

Sürdürülebilir metaverse girişimleri, toplumsal çeşitliliği teşvik etmeli ve herkesin bu dijital dünyaya katılımını sağlamalıdır. Eşitlik, adalet ve fırsat eşitliği temel prensipler olarak benimsenmelidir.

Geleceğe yönelik uzun vadeli stratejiler arasında, kullanıcıları eğitmek ve bilinçlendirmek de yer almalıdır. Metaverse'in potansiyelleri ve riskleri konusunda toplumu aydınlatmak, sürdürülebilir bir kullanımı destekleyecektir.

Sektördeki paydaşlar arasında işbirlikleri kurmak ve küresel standartlara uyum sağlamak, metaverse'in uzun vadeli başarısını destekleyen önemli unsurlardır. Birlikte çalışma, inovasyonu teşvik edebilir ve sektörde bir norm oluşturabilir.

Uzun vadeli YZ stratejileri, sadece çevresel ve toplumsal değil, aynı zamanda ekonomik sürdürülebilirliği de kapsamalıdır. İş modelleri, gelir dağılımı ve rekabet stratejileri, metaverse'in uzun vadeli başarısını güvence altına alacak şekilde tasarlanmalıdır.

Geleceğe dayanıklı metaverse girişimleri, bu stratejilerle birleşerek, dijital dünyada sadece teknolojik bir devrim değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir evrimin de öncüsü olabilirler.



Panel;Teknoloji çağında hukukla kazanmak veya kaybetmek,

Teknoloji çağında hukuk, işleyişini geleneksel yöntemlerden dijitalleşmiş platformlara taşıyor. Bu dönüşüm, hukuki süreçlerin daha hızlı ve etkili bir şekilde yürütülmesine olanak tanıyor. Özellikle dijital delil toplama ve analiz yöntemleri, mahkemelerin daha sağlıklı kararlar almasına yardımcı oluyor.

Buna karşın, teknolojinin hukukla entegrasyonu beraberinde yeni sorunları da getiriyor. Örneğin, siber suçlar ve veri ihlalleri gibi dijital alanlardaki suçlar, hukuk sistemini yeni zorluklarla karşı karşıya bırakıyor. Bu noktada, avukatlar ve hukuk uzmanları, teknolojiye uygun savunma ve saldırı stratejileri geliştirmek zorunda kalıyor.

Hukuk firmaları ve mahkemeler, yapay zeka tabanlı sistemleri kullanarak dava analizlerini hızlandırıyor ve büyük veri setlerini daha etkili bir şekilde değerlendiriyor. Ancak bu durum, insan faktörünün göz ardı edilmemesi gerektiği anlamına geliyor; çünkü teknolojinin hukuki kararlar üzerindeki etkisi, insan etiği ve adalet duygusuyla dengelenmelidir.

Teknoloji çağında hukukla kazanmak veya kaybetmek, sadece hukuki bilgiye değil, aynı zamanda dijital dünyanın dinamiklerine de hakim olmayı gerektiriyor. Hukuk firmaları, müvekkillerine en iyi hizmeti sunabilmek için sürekli olarak teknolojik gelişmeleri takip etmeli ve bu alanlarda uzmanlaşmalıdır. Aksi takdirde, hukuki mücadelede geri kalmak kaçınılmaz olabilir.



14. Bogaziçi Zirvesi’nde “Avrupa’da Türklerin Politik, Ekonomik ve Tarihsel Mirası Çalışması” ikinci kez ele alındı

Bu yıl ikinci kez ‘Turkish Heritage in Europe – Avrupa’da Türklerin Politik, Ekonomik ve Tarihsel Mirası Çalışmaları’nın Önümüzdeki Yüzyılda Önemi’ konulu panel düzenlendi ve Avrupa’da yaşayan Türklerin tarihsel konumu ele alınarak, konu ikinci kez uluslararsı platformda tartışılmış oldu.

Paneli organize eden, yazar, sosyolog ve aynı zamanda ‘İngiltere’de Türklerin Politik, Ekonomik ve Kültürel Mirası‘ Platformu ile ‘İngiltere’de Türk Miras Günü‘ kurucusu olan  Semra Eren-Nijhar davet ettiği seçkin konuklar ile Boğaziçi Zirvesi’nde konuyu ele alarak önemini vurguladı.

Panele Diplomatik İlişkiler ve Politik Araştırma başkanı Dr.Tolga Sakman ve Türk-Alman Üniversitesi Göç ve Uyum Uygulama ve Araştırma Merkezi direktörü Dr. Enes Bayraklı konuşmacı olarak katılarak: Avrupa Türkleri ve Önümüzdeki Yüzyılda Politik, Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Miras Çalışmaları’nın değerinin altını çizerek konuyu değerlendirdiler.

Semra Eren-Nijhar panel sonrası şunları söyledi. “Öncelikle bu konuyu ikinci kez  uluslararası platforma taşımak beni mutlu etti. Burada olmamız çok önemli, nitekim sadece Avrupa’da Türklerin son yetmiş yıllık göç tarihi ile olmadığımızı ve Avrupa’da bir tarihimizin olduğunu geçte olsa anlatma zamanı geldi. Avrupa Birliği’nde olup olmamamız hiç önemli değil, zaten şu anda beş milyonun üstünde Türk Avrupa’da yaşıyor ve bulundukları ülkelere ekonomik, politik ve külturel olarak katkıda bulunuyorlar. Türkler geçmişte de Avrupa’daydı, şimdi de Avrupa’da, gelecekte de Avrupa’da olacaklar. Bu gerceği göz önünde bulundurarak ortak değerlerimize sahip çıkmamız, bu noktadan hareket ederek  öncelikle Avrupa’da Türklerin Politik, Ekonomik ve Kültürel Miras’ı çerçevesinde  çalışmalar yapmamız gerekiyor.

Dijital dönüşüm, teknolojinin hızla evrimleştiği bir çağda iş dünyası, toplum ve endüstriler arasında kökten değişimlere neden oluyor. Bu dönüşümde, yapay zeka (YZ) teknolojisinin oynadığı önlenemez rol, iş süreçlerini, müşteri deneyimini ve endüstri normlarını temelden değiştiriyor. 

Yapay zeka, büyük veri analizi ve makine öğrenimi gibi alt alanlardaki yetenekleri sayesinde karmaşık veri setlerini anlama, öngörüde bulunma ve kararlar alma konularında önemli bir araç haline gelmiştir. Bu, işletmelerin veri tabanlı stratejiler geliştirmesine ve rekabet avantajı elde etmelerine olanak tanıyan bir gelişmedir.

Dijital dönüşüm sürecinde yapay zeka, iş dünyasının verimliliğini artırmak, rekabet avantajı elde etmek ve daha etkili kararlar almak için vazgeçilmez bir araç haline gelmiştir. Bu trendin gelecekte daha da ivme kazanması beklenirken, işletmelerin bu teknolojiyi stratejik bir şekilde kullanarak uyum sağlamaları kritik öneme sahiptir.

Morphis Teknoloji Teknoloji ortağı iş İnsanı Füsun Safdeniz bu konuda dile getirdikleri “Özellikle finans, sağlık, üretim ve perakende sektörlerinde yapay zeka uygulamaları, süreçleri otomatikleştirme, hata oranlarını düşürme ve müşteri memnuniyetini artırma gibi avantajlar sağlıyor. Finans sektöründe yapay zeka, sahtekarlık tespiti ve risk analizi gibi kritik alanlarda büyük veri setlerini etkili bir şekilde işleyerek güvenliği artırıyor.

Sağlık sektöründe ise yapay zeka, hastalıkların erken teşhisi, tedavi planlaması ve hasta takibi gibi alanlarda önemli bir rol oynuyor. Örneğin, görüntü analizi yapan yapay zeka sistemleri, radyoloji alanında hızlı ve doğru teşhislerin konulmasına katkı sağlıyor.” Şeklinde paneli özetliyor



Dijital Dönüşümde Yapay Zekanın Önlenemez Rolü

Dijital dönüşüm, teknolojik ilerlemelerin iş dünyası, toplum ve bireyler üzerindeki etkilerini ifade eden bir terimdir. Bu dönüşümde yapay zeka (YZ) önemli bir rol oynar çünkü dijital dönüşümün temelinde veri analizi, otomasyon ve akıllı karar alma gibi süreçler bulunmaktadır. İşte yapay zekanın dijital dönüşümdeki önemli rolleri:

Veri Analizi ve Öngörülebilirlik: Yapay zeka, büyük veri setlerini analiz ederek işletmelerin geçmiş performanslarını anlamalarına ve gelecekteki eğilimleri öngörmelerine yardımcı olabilir. Bu, stratejik planlamayı ve karar alma süreçlerini optimize etmeye olanak tanır.

Otomasyon ve İş Süreçleri: Yapay zeka, rutin ve tekrarlayan işleri otomatikleştirebilir. Bu, iş süreçlerinin daha verimli hale gelmesine ve insan kaynaklarının daha stratejik görevlere odaklanmasına olanak sağlar.

Kişiselleştirilmiş Deneyimler: Yapay zeka, müşteri davranışlarını anlayarak kişiselleştirilmiş deneyimler sunabilir. Bu, müşteri memnuniyetini artırabilir ve şirketlerin rekabet avantajı elde etmelerine yardımcı olabilir.

Risk Analizi ve Güvenlik: Yapay zeka, potansiyel riskleri analiz edebilir ve güvenlik önlemlerini artırabilir. Örneğin, siber güvenlikte yapay zeka, anormallikleri tespit edebilir ve hızla müdahale edebilir.



Hızlı Karar Alma: Yapay zeka, büyük veri kümelerini anında analiz edebilir ve hızlı kararlar alabilir. Bu, işletmelerin rekabet avantajını sürdürmelerine ve pazar koşullarına daha hızlı adapte olmalarına yardımcı olabilir.

Yeni İş Modelleri: Yapay zeka, işletmelere yeni gelir kaynakları ve iş modelleri keşfetme fırsatları sunabilir. Örneğin, müşteri taleplerini anlayarak yeni ürün ve hizmetler geliştirebilir.

Eğitim ve Yetenek Geliştirme: Yapay zeka, çalışanların yeteneklerini ve bilgi düzeylerini analiz ederek özelleştirilmiş eğitim programları sunabilir. Bu, çalışanların sürekli öğrenmelerini ve gelişmelerini sağlar.

Ancak, bu avantajlarla birlikte, yapay zekanın kullanımı beraberinde etik, güvenlik ve istihdam gibi sorunları da getirebilir. Bu nedenle, yapay zekanın etkili bir şekilde yönetilmesi ve kullanılması için uygun düzenlemeler ve politikaların oluşturulması önemlidir.

Finans ve bankacılık sektörleri, Panelde 

Sürekli olarak değişen ekonomik, teknolojik ve düzenleyici faktörlerden etkilenerek evrim geçirmektedir. Finans ve bankacılık sektöründeki bazı önemli trendleri göz önüne alarak, sektördeki yeni haritayı şu şekilde özetleyebiliriz:

Dijitalleşme ve Teknolojik İnovasyon: Finans ve bankacılık sektörü, dijitalleşme ve teknolojik inovasyon konusunda hızla ilerlemektedir. Mobil bankacılık uygulamaları, yapay zeka, blok zinciri ve diğer fintech çözümleri, müşterilere daha hızlı, güvenli ve kullanıcı dostu finansal hizmetler sunma konusunda önemli rol oynamaktadır.

Yapay Zeka ve Veri Analitiği: Yapay zeka (YZ) ve veri analitiği, müşteri davranışlarını anlamak, dolandırıcılığı önlemek, risk yönetimini geliştirmek ve kişiselleştirilmiş finansal hizmetler sunmak için kullanılmaktadır. Bankalar, büyük veri analizi ve makine öğrenimiyle daha iyi kararlar alarak operasyonel verimliliği artırabilirler.

Mobil ve Dijital Ödemeler: Mobil cihazların yaygın kullanımıyla birlikte mobil ödemeler ve dijital cüzdanlar giderek daha popüler hale gelmektedir. Bu, müşterilerin fiziksel para kullanımından uzaklaşmasına ve dijital ödeme yöntemlerine yönelmesine yol açmaktadır.



Blok Zinciri ve Kripto Paralar: Blok zinciri teknolojisi, finans sektöründe daha güvenilir ve şeffaf işlemleri mümkün kılabilir. Ayrıca, kripto paraların (örneğin Bitcoin) benimsenmesi ve regülasyonları konusundaki çalışmalar devam etmektedir.

Regülasyon ve Güvenlik: Finans sektöründeki düzenleyici çerçeve sürekli olarak güncellenmekte ve değişmektedir. Bankalar, müşteri verilerinin güvenliği, finansal suçların önlenmesi ve uyum konularına odaklanmak zorundadır. Küresel düzenleyici standartlar, sektördeki oyuncuların birbirleriyle uyumlu bir şekilde çalışmalarını sağlamak adına önemlidir.

Yeşil Finans ve Sürdürülebilirlik: Finans sektörü, sürdürülebilirlik ve çevresel sorumluluk konularında daha fazla dikkat çekmektedir. Yeşil finans, çevre dostu yatırımların teşvik edilmesi ve sürdürülebilir projelere finansman sağlanması üzerine odaklanmaktadır.

DeFi (Merkezi Olmayan Finans): Kripto paraların ve blok zinciri teknolojisinin gelişimiyle birlikte, merkezi olmayan finans (DeFi) giderek daha fazla önem kazanmaktadır. DeFi, geleneksel finansal aracıları ortadan kaldırmayı amaçlayan birçok projeyi içermektedir.

Finans ve bankacılık sektöründeki bu trendler, önemli bir dönüşümü işaret etmektedir. Ancak, bu değişimlerle birlikte, güvenlik ve düzenleyici uyumluluk gibi konuların da dikkate alınması gerekmektedir. Gelecekte, finans ve bankacılık sektörü, daha fazla dijitalleşmiş, müşteri odaklı, sürdürülebilir ve yenilikçi bir yapıya doğru evrilecektir.

Eş zamanlı olan İzliyemediğimiz panellerde birbirinden değişik tüm konuları ele alan çok önemli bilgilerin paylaşıldığı çok değerli konuşmacıların olduğu zirve tüm katılımcılara ışık oldu yol haritası sundu.

yilmazparlar@yahoo.com


12 Kasım 2023 Pazar

Kıbrıs Türk Kültür Derneği Güven Tazeledi

 



 Kıbrıs Türk Kültür Derneği Güven Tazeledi

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin İstanbul’da bulunan Kültür Evi, zengin kültürel etkinliklerinden her zaman adından söz ettiriyor. Son genel kurulu, katılımcıların ilgi odağı oldu. Etkinlikte, geleneksel sergiler ve kültür etkinlikleriyle renklenen bir atmosfer oluşturuldu. Kültür Evi'nin Genel Kurulu, Yönetim Seçimi ve yeni projelerle dolu bir geleceğe işaret ediyor.



Kıbrıs Türk Kültür Derneği İstanbul Şubesinin  2022 yılı olağan genel  kurul toplantısı Nadide Sokak No:7 şişli adresin deki  dernek binasında  Gerçekleştirildi.

Genel Kurul açılış konuşması Dernek Başkanı Zehra Bilge Eray tarafindan yapıldı. Divan heyetinin seçimine geçildi.





Divan Başkanlığına Abdullah Ali Femir, Divan Başkan Yardımcılığına   Ömer Faruk Serim,  Divan Sekreterliğine, Cemile Başak ve Tamer Koç önerildi. Başka namzet olup olmadığı soruldu. Başka namzet olmadığından seçime geçildi. Adı geçen şahıslar oy birliği ile seçildiler. Divan Başkanı  imza kontrolü yaparak toplantı salonunda     üye olduğunu tesbit etti. Toplantı yeter sayısının var olduğunu  bildirdi. Divan Heyetine  Genel Kurul Tutanağını imza yetkisi verildi. Sırasıyla gündem maddelerinin görüşülmesine geçildi.

Gündemin 3. Maddesi gereği : Saygı duruşu yapıldı.

Gündemin 4.Maddesi gereği: 2021-2023 yılı faaliyet raporu  dönem başkanı Zehra Bilge Eray tarafından okundu. Görüşülmesine geçildi leyhte ve aleyhte söz almak isteyen olup olmadığı Divan Başkanı tarafından soruldu. Söz alan olmadı ve 2022 yılı faaliyet raporu  oylanarak oy birliği ile ibra edildi.

Gündemin 5.Maddesi gereği: 2021-2023  yılı denetim  kurulu raporu  Abdullah Ali femir Tarafından okundu. Görüşüldü . leyhte veya aleyhte söz alan olup olmadığı soruldu. Söz alan olmadı 2022 yılı  Denetim kurulu oylanarak oy birliği ile ibra edildi.         


   

Gündemin 6. Maddesi gereği: 2021-2023 yılı  bilançosu  Abdullah  Ali Femir  tarafından  okundu  görüşüldü   müzakere edildi söz almak isteyen olup olmadığı soruldu. Söz alan olmadı. Oylandı oy birliği ile kabul edildi.

Gündemin 7. Maddesi gereği: 2021-2023  gelir gider tablosu Abdullah Ali Femir tarafından okundu görüşüldü. Söz almak isteyen olup olmadığı soruldu söz alan olmadı. Oylandı  ve oybirliği ile kabul edildi.

Gündemin 8. Maddesi gereği: 2023-2025  Çalışma  programı Zehra Bilge Eray tarafından okundu, görüşüldü. Leyhte ve aleyhte söz almak isteyen olup olmadığı sorudu. Söz alan olmadı. 2024 yılı Çalışma programı oylandı oy birliği ile kabul edildi.  



Gündemin 9. Maddesi gereği : 2023-2025 tahmini bütçesi Abdullah Ali Femir tarafından okundu. Görüşüldü  fasıllar arasında aktarma yetkisi  yönetim kuruluna verildi. Tahmini bütçe üzerinde söz alan olmadı. Tahmini bütçe oylandı oybirliği ile kabul edildi. 



Genel Kurul başında  Divan Başkanlığına verilen Önerge ile  gündemin 10.cu  Maddesindeki Yeni Dönem Yönetim  Kurulu Üyelerinin  ve 11. Maddesindeki Denetim Kurulu Üyelerinin  Verilen Listeye göre seçimlerinin  yapılmasının kabul edilip edilmediği soruldu. Oylandı. Oybirliği ile liste kabul edilerek oylandı. 

Gündemin 10. Maddesi gereği  2023-2025 Yeni Dönem Yönetim Kurulu Asil üyeleri:

1-Zehra Bilge Eray

2-Ertan Oktay

3-Özmen İkibiroğlu

4-İsmail Ziya Duyar

5-H.Cahit Kayıarslan

6-Hasan Taş

7-Uğur Özgöker


2023-2025  Yeni Dönem Yönetim Kurulu Yedek  Üyelikleri:

1-Ömer Faruk Serim

2-Cemile Kuşkucu

3-Işik Karlik

4-Cemile Başak

5-Gülen Özgür

6-Duru Malyali

7-Turgut Aril


Gündemin 11. Maddesi gereği:2023-2025  Yeni dönem  Denetim Kurulu Asil  üyeleri :

1-Ömür Konuk

2-Birsen Yeşilada

3-Muzaffer Başak


2023-2025  Yeni Dönem Denetim Kurulu Yedek Üyeleri

1-Cemil Nizam Atilla

2-Aytülün İkibiroğlu

3- Koray Yeşilada


Gündemin 12. Maddesi gereği: Dilek ve Temenniler Bölümüne geçildi. Üyelerimizden Erkan Manavoğlu söz aldı.  KKTC de günden güne artan mülteci nüfüsündan, devamlı olarak satılan topraklardan bahsetti  KKTC de yaklaşık 20 bin Rus vatandaşı, 15bin İsrailli nin yaşadığını  25000 dönümlük bir araziyi aldıklarından bahsetti. Kıbrısta  gençler kapana kısılmış hissiyle malını mülkünü satıp yurt dışına gidiyor. Bu durumun Türk halkı için iyi olmadığını toprak satışının yasaklanması için yetkililerin uyarılmasını söyledi.

Dr Özmen İkibiroğlu söz aldı. Derneğimizin üyelerinin yaşlandığından bahsetti geleceğin gençlerin katılımına bağlı olduğunu söyledi. KKTC vatandaşlarımıza dernek etkinliklerine katılarak destek vermelerini, derneğin yaşatılmasının KKTC’nin geleceği için çok önemli olduğunu, mevcut genç üyelerimizin arkadaşlarını derneğe getirsinler dedi.



Hasan Taş söz aldı. Yabancıların toprak almasının sonlandırılmasını TV dedile getirdiğini söyledi. Kumar turizminin,  kara paranın önlenmesi gerekir, gelir kaynağı olarak görülmemelidir dedi.           

Genç üyelerden Tamer Koç ve Fatma Nur Ballı söz alarak gençlerin mutsuzluğundan bahisle anlatılanlara katıldıklarını  belirttiler.

Başka söz alan olmadı. Divan Başkanı katılanlara teşekkür ederek genel Kurulun sona erdiğini duyurdu.

yilmazparlar@yahoo.com   

10 Kasım 2023 Cuma

İş Dünyası Dergisi 3. Yılını Kutluyor-Yılmaz Parlar

 



  Türkiye'de İş Dünyası Dergisi 3. Yılını Kutluyor



İhlas Medya Grubu çatısı altında yayın yapan Türkiye’de İş Dünyası dergisi, İş Dünyasının Seçkin davetlilerin katlımıyla 3.yılını Pasta kesimiyle Four Seasons Bosphorus Hotelde görkemli bir şekilde kutladı.



İhlas Medya Grubu çatısı altında yayın yapan Türkiye’de İş Dünyası dergisi, üçüncü yılını büyük bir coşkuyla karşılıyor. Dergi, kuruluşundan bu yana sürdürülebilirlik, kadın hareketine destek ve yerel iş birlikleri gibi önemli konulara odaklanarak iş dünyasının gelişimine katkıda bulunuyor.



Derginin 2 yıllık geçmişinde savunma sanayii, tekstil, hazır giyim, gıda, turizm gibi sektörlerde Türkiye'nin ilerleme kaydettiği noktaları uzman görüşleri ve güncel rakamlarla aktarıyor. Her sayısı farklı temalarla çıkan dergi, okurlarının fikirlerine değer vererek interaktif bir yayıncılık anlayışı benimsiyor.



Yıl dönümü etkinliği, İstanbul Valisi Davut Gül, İhlas Medya Grup Başkanı Aslıhan Ören, iş dünyasının önde gelen isimlerinin katılımıyla gerçekleşti. Davut Gül, Türkiye’de İş Dünyası’na başarılar dilerken, İhlas Medya Grup Başkanı Aslıhan Ören detaycılığın başarıdaki önemine vurgu yaparak büyük bir heyecanla üçüncü yılına "merhaba" dediklerini belirtti.



Derginin Genel Yayın Yönetmeni Celal Toprak, özellikle kadın girişimciliğine odaklandıklarını ve sektöre katkı sağlamayı amaçladıklarını belirtirken, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, derginin ülkemize değer kattığını ve üretim yapmanın varlığı korumanın önemli bir koşulu olduğunu ifade etti.



İstanbul Tekstil İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz ise Türkiye’de İş Dünyası dergisinin kadın emeğine ve detaycılığa borçlu olduğu başarısını vurgulayarak, dergi ekibine başarılar diledi. Türkiye’de İş Dünyası dergisi, yeni yılını kutlarken, iş dünyasının önde gelen isimleriyle bir araya gelerek sektörel başarıları ve gelecek hedefleri hakkında değerli görüşler paylaştı.




yilmazparlar@yahoo.com

İTO Kasım 2023 Meclis Toplantısı-Yılmaz Parlar

 



  İTO Kasım 2023 Meclis Toplantısı


İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, Kasım ayı meclis toplantısında Türkiye ekonomisinin geldiği noktaya dair önemli açıklamalarda bulundu. Avdagiç, geçen 5 aylık dönemde atılan doğru adımların ekonomide olumlu sonuçlarını görmeye başlandığını ifade etti. Bu süreçte uygulanan para politikasının etkisiyle takur aklarının sona erdiğini, ithalatta belirgin bir yavaşlama sürecine girildiğini ve cari dengenin iyileşme yolunda olduğunu belirtti.



İthalatın ağustos ayında yüzde 7, eylülde ise yüzde 15'e yakın düşüş gösterdiğini vurgulayan Avdagiç, dış ticaret açığının ise söz konusu aylarda sırasıyla yüzde 23 ve yüzde 48 azaldığını açıkladı. Ayrıca, ekim ayı ihracat rakamlarının geçen yıla göre yüzde 7.4 artarak 23 milyar dolara yaklaştığını belirtti.


İkinci olarak, mevduat tarafında yaşanan gelişmeleri paylaşan Avdagiç, son iki ay içinde TL mevduat hacminin 1 trilyon lira civarında arttığını, KKM'nin 350 milyar TL, döviz mevduatının ise 4 milyar dolar düşüş kaydettiğini açıkladı.



Üçüncü olarak, sanayi üretimindeki artışa dikkat çeken Avdagiç, yıllık bazda temmuzda yüzde 7.6, ağustos ayında yüzde 3.1 artan toplam sanayi üretiminin, ekonomideki dengeleme sürecinin bir göstergesi olduğunu söyledi.



Dördüncü olarak, finansmanın pahalılaşmasına rağmen ticari taraftaki kredi büyümesinin tüketim tarafından belirgin olarak ayrıştığını belirten Avdagiç, bu durumun ekonomik dengenin sağlanmasında önemli bir gösterge olduğunu ifade etti.


Son olarak, Avdagiç, enerji kullanımına ilişkin verilere değindi. Türkiye'nin toplam enerji üretiminin temmuzda yüzde 4.7, ağustos ayında yüzde 4.9 arttığını ve enerji tüketiminin ise sırasıyla yüzde 9.5 ve yüzde 5.2 arttığını açıkladı. Avdagiç, bu verilerin Türkiye'nin enerji sektöründeki büyümeyi yansıttığını belirtti.


yilmazparlar@yahoo.com


29 Ekim 2023 Pazar

Antalya Turizm Fuarda Yine Yoksunuz Belediye Başkanı-Yılmaz Parlar

 



  Antalya Turizm  Fuarda Yine Yoksunuz Belediye Başkanı

Antalya Turizm Fuarı, Selçuk Meral’ın Kurucusu olduğu GM Center tarafından 26-27 Ekim 2023 tarihleri arasında 5.ncisi düzenlendİ.

Ancak gözler yeterli protokolun katılımını göremedi. 





Sürekli olarak düzenlenen ticaret fuarlarının şehirlerin markaları üzerindeki etkisi yadsınamaz

Öncedende yazdığımız gibi Fuarlar, ülkenin ekonomik faaliyetinde çok önemli bir rol oynarlar.

Protokolun ilgisi yoğun olduğu takdirde fuara çok daha değer katar.

Şehri, Güçlendirme. Ekonomik canlılık. Sosyal ilerleme. Çevresel sürdürülebilirlik. Bu dört ilke sertifikasına, turizmin alternatifi fuarlar, kongreler rehberlik eder. 

26-27 Ekim 2023 tarihleri arasında gerçekleşen ve çok başarılı  Antalya Turizm Fuarın açılış protokolunda Antalya Büyük Şehir Belediye Başkanı yok. Belediye Başkan yardımcıları yok. Antalya İlçe Belediye Başkanları yok. Büyük şehir Belediye Genel sekreter Yardımcısı  var. Ayrıca sektör içinden gelmesine rağmen, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy yok. Programda protokol konuşmalarında geldiği takdirde parantez içinde yazılı değilse teyit edilmiş algısını taşıyoruz.



Bu kadar mı önemsemiyorsunuz fuarı.. 

Bir yıl önceden, aylar önceden gerçekleşecek tarihi belli olan fuara zaman ayrılabilir düşüncesindeyiz. Çocuğunuzun nişanı ve Düğünü gibi görmelisiniz fuarları… Çocuğunuzu sevmiyorsanız zaten katılmazsınız, ne maddi nede manevi yardım yapmazsınız.

Fuarlar sayesinde şehirler ticaret merkezleri haline geldi ve dünyanın farklı şehirlerine pek çok zenginlik getirdi.

Fuarlar Kongreler, Turizm açısından, geçici ve kalıcı istihdam olanakları sağlar, kültür alışverişini teşvik eder ve barışı geliştirir.  

Neden Katılmazsınız?

Ticaret fuarları çok güçlü bir pazarlama ortamıdır. Binlerce uluslararası alıcı ve satıcıyı kısa sürede tek bir yerde bir araya getirmektedir.

En son trendleri ve yenilikleri sizlerinde şahsen görme fırsatınız, şansınız var. Akıllı şehir için istifade edecekleriniz var. Turizm oyuncularıyla bire bir görüşmeyle eksikleri, aksaklıkları, fırsatları görme şansına ve çalışmaları dahada verimli hale getirmeye yönelik avantajlarınız var.  

Aslında, turizm sadece belirli bir kişiyi istifade ettirmekle kalmaz, bütün bir topluluk sayısız avantaj elde eder.  

Başlangıç ​​olarak, çok sayıda ülke, turizmden çekici miktarda zenginlik yaratabileceğinden, dikkate değer ve inanılmaz turizm alanını tanıtmak için etkin bir şekilde çalışıyor. Bu fuarlarda Konaklama, Otelcilik, Seyahat, Teknoloji, İnsan Kaynakları, Taşeron, Ulaşım, Lojistik, Sağlık, Kongre, Toplantı, Etkinlik, Spor gibi turizmin temel direklerinden ortam sağlamaktadır. 


Turizm sektörü GSYİH kazançlarına önemli ölçüde katkıda bulunur, seyahat işlerinden elde edilen servet, alt yapı tesislerinin iyileştirilmesi için kullanılabilir ve bu da yaşam standartlarını yükseltebilecektir.

Benzer şekilde, yerel ürünler üne kavuşur, sonuç olarak, yerel toplumlar çarpıcı işlere sahip olurlar ve geçimlerini arttırırlar, ayrıca farklı kültür ve  geleneklere sahip insanlar arasında yaratılan ilişkiler önem kazanır.

Öte yandan, turizmin etkili sonuçları birey için son derece faydalıdır. Turizm sektörü çok sayıda işsizi barındırmaktadır, bu nedenle suç oranında azalma görülmektedir. Ayrıca, kişi etkili iletişim yollarını öğrenme fırsatı bulur, güven seviyelerini ve farklı dilleri öğrenmenin önemini anlama şanslarını arttırır.

Özetlemek gerekirse, turizm hem bir kişi hem de tüm toplum için gerçekten refah ve övgüye değer faydalar sağlar. Şehriniz için çok basitce özetlenen aslında çok fayda sağlıyan bu turizm alternatifi fuar kongrelere protokol olarak katılmanız daha da çok ilgiyi artırır İlçe, şehir dolayısıyla Ülke sosyal, ekonomik kültürel yararlar sağlar.

yilmazparlar@yahoo.com


10 Ekim 2023 Salı

Kenevirden Bal-Yılmaz Parlar

 



 Kenevirden Bal

Tekstilden, gıdaya, inşaat’dan kedi kumuna kadar çok geniş kullanım alanı bulunan ve faydaları saymakla bitmeyen kenevirde baş aktörlerden Keneviro kenevir işleme fabrikası Samsun tesisinde ham ve boyalı elyaf üretimi, boyalı ve ham iplik üretimi, kıtık üretimi sonrası yeni ürünlere de yöneldi. Kenevirden Bal Çok dikkat çekti.



KENEVİRO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Balkuv işletme ailesiile birlikte Ortaköy Mandarin Hotelde Basın mensubları ile bir araya gelerek Keneviri uzun en ince ayrınısına kadar bilgi verdi.

Keneviro, 30 milyon dolar yatırım yaparak Samsun Havza OSB’de kurduğu kenevir işleme fabrikasıyla, tohumdan nihai ürüne kadar üretim zincirini kuruyor. Keneviro, yüzde 100 doğal kedi kumu ve hayvan altlığı üretimi yapacak. Endüstriyel kenevirin ithalattan bağımsız, sıfır ithalatla tamamen yüzde 100 ihracat yapma potansiyeli sunduğunu söyleyen KENEVİRO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Balkuv, “Bu yatırım milli bir projedir” dedi.



Basın Mensuplarına Kenevir Balı ikram eden Uğur Balkuv, Türk tarımına kazandırılmasına dikkat çekti.



Tekstilden kozmetiğe, ilaçtan inşaata, otomotiv sektörüne ve diğer sektörlere 100’ün üzerinde farklı ürün üretmeyi sağlayan kenevir, Türk tarımına kazandırılıyor. Eski dönemlerde lifleri sicim, halat, yelken ve kumaş üretiminde kullanılan, yaprakları ve çiçeği de ilaç, merhem olarak kullanılan kenevir, 1920’den sonra bioyağ, bioyakıt ve kompozit üretiminde kullanıldı. Ancak daha sonra kötü niyetli kullanımlar nedeniyle ekimi yasaklandı. Türkiye de bu ülkelerden biriydi. 2016 yılında Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğle, kenevir yetiştirilecek yerlerde, ekiminin izne bağlanması, gerekli kontrollerin yapılması ve izinsiz ekimlere uygulanacak işlemlere ilişkin esaslar belirlendi. 2019 yılında da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kenevir üretimini yeniden yaygınlaştırmak ve ülkemizin kenevir üretim hacmini artırmak için bir karar aldıklarını açıklaması ve 20 ilin pilot bölge olarak belirlenmesiyle, kenevire yönelik tarımsal politikalar yeniden şekillendi. 



Keneviro aile işletmecisi yetkililerin verdiği bilgilere gore;

Kenevirden Neler Üretmek Mümkün?

Tohumundan yağ, gıda ve kozmetik; 

Tohum küspesinden hem insana hem de hayvana protein ağırlıklı besin takviyesi; 

Elyafından iplik, izolasyon malzemesi ve kompozit; 

Kıtığından hafif nefes alan hafif tuğla ve yapı malzemeleri (tabiat evleri, hafif deprem konutları); 

Kıtığından doğada eriyebilen, plastiğin (pet şişe vs.) yerini alacak biopolimer,

Kıtığından WPC [ağaç,plastik,kompozit] (kıtık ve plastiğin karışımından oluşan kompozit dış cephe malzemeleri); 

Kıtığından havyan altlığı, kedi kumu; 

Kıtığından mobilya sektörüne hammadde; 

Kıtığından enerjiye yönelik üst seviye çalışmalar karbon, aktif karbon, bioçar, izolasyon malzemesi; 

Çiçeğinden ve yaprağından CBD, bağışıklık sistemini güçlendiren bir bileşen, ilaç ve kozmetik sektörü; 

Yaprağından ayrıca kozmetik ve gıda sektörü, 

Selüloz tesisi akabinde kağıt türevleri üretimi gerçekleşebilecek.


yilmazparlar@yahoo.com

9 Ekim 2023 Pazartesi

Adana’da Ciğeri Yedik, Ciğerinizi Yemedik-Yılmaz Parlar

 



  Adana’da Ciğeri Yedik, Ciğerinizi Yemedik..

Adana’da 7. ncisi düzenlenen “Uluslararası Adana Lezzet Festivali” nedeniyle İstanbul Ortaköy Feriye Lokantasında gerçekleşen lansmanda;  Adana Büyük Şehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar “Adana’ya Gelin, Ciğerimizi Yiyin” sözüne karşı Adana’ya Geldik ciğer yedik ama Ciğerinizi Yemedik…Başarılı Adana’lının ve Ülkeyi seven sıcak insanın Ciğerini yemedik ama Ciğerini çok sevdik.. Guide PR İletişimin kusursuz 10 numaralık verdiği Halkla ilişkiler hizmetiyle ve Tüm herkesi memnun eden Mükemmel organizasyonla Adana Gastronomide değil sadece Adana, Türk, Dünya mutfağının ağız tadı..



Gastronomi turizmi, bölgeye özgü yemeklerin sunulmasıyla o bölgeye ait kültürel kimliği ve mirası yansıtmakta ve böylece yerel destinasyonlar için rekabet avantajı sağlamada etkili bir araç durumdadır.

Kent protokolü tarafından yakılan Festival mangal ateşi zaten bunun bir göstergesiydi.

Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, milletvekilleri, oda başkanları, destek veren kurum ve kuruluşların başkanlarının katılımıyla önce Merkez Park içerisinde kortej yapıldı. Kortej de ilgimizi çeken Akdeniz Kadınları Bando grubu oldu. İstirahat halinde Bando şeflerinden aldığımız bilgiler “Yarım Kalmış Hayaller” olarak tanımladı grubun amacını..Tam açılımını sormak istemedik. Ancak başarılı marşlarını ve her türlü şarkıların performansını son derece mükemmel bulduk..



Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri ile odalar ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla organize edilen 7. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, Merkez Park’ta açılış konuşmalarında kültürel çeşitliliğinin en önemli unsurlarından birinin yemek kültürü olduğunu belirten, Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, “Bu topraklar 10 bin yıllık medeniyetin beşiği. Çukurova, Kilikya üzerinde çeşitli medeniyetlerin kurulduğu önemli bir merkez. Bir materyalden onlarca ürün üretmek çok önemlidir. Depremin hemen ertesinde bu festivali yapmakta tereddüt vardı. Bende hayatın devam etmekte olduğunu, biz Türklerin her zaman düştüğümüz yerden kalkmamız gerektiğini söyledim ve faaliyete başladı arkadaşlar. 1 ay içerisinde bu organizasyon ortaya çıktı. Bu organizasyona katkı sunan herkese teşekkür ediyorum” dedi.



Adana’da 365 gün lezzet şöleni yaşandığını söyleyen Vali Köşger,   “Aslında Adana’da 365 gün lezzet festivali var ancak bizim turizmi daha organize bir şekilde yapmak için üstesinden gelmemiz gereken bazı hususlar var. Bütün turizmde ortak payda yeni lezzetler tatmak. Bu Lezzet Festivali doğru belirlenmiş bir taktik. Adana’da turizmin lokomotifi lezzet olacak” sözleri gerçekten Gastronomi turizmi, bölgeye özgü yemeklerin sunulmasıyla o bölgeye ait kültürel kimliği ve mirası yansıtmakta ve böylece yerel destinasyonlar için rekabet avantajı sağlamada etkili bir araç durumdadır. Bu bağlamda gastronominin gıda biliminin önemi ve eğitimi bir kez daha gerekli olduğu aşikardır. 

Anadolunun birçok medeniyete evsahipliği yapmasından dolayı çok geniş kültürüne sahibiz. Beşyüz yıllık bir mirası barındıran ülkemizde, turizm geleceği günden güne artış göstererek üst seviyelere doğru yükselmektedir.





Adana’nın bir lezzet kenti olduğunu söyleyen, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar “Cumhuriyetimizin 100. yılını kutluyorum. Bu festivalinde 100.yıla denk gelmesi çok önemli. Ayrıca bu festivale emek veren herkesi kutluyorum. Depremden sonra bu festivalin denk gelmesi esnaflar için çok iyi oldu. Lezzet festivali sayesinde esnaf 3 günde buradan bütün zararını karşılayıp belki de 1 yıllık kirasını çıkartacak. Burası 10 bin yıllık kadim bir kent, bu topraklarda her şey yetişmektedir. Bizim Adanalı kadınların elleri lezzetli. Adanalı kadınları da yürekten tebrik ediyorum” şeklinde Adana’nın çok eskilere dayanan yemek kültürünü dile getirdi.

Konuşmaların ardından festival mangalını Adana Valisi Yavuz Selim Köşger ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile birlikte kent protokolü yaktı.

yilmazparlar@yahoo.com

Özbek Kadın Hakları Derneği Başkanı Ozoda İslomova-Yılmaz Parlar

  ANASAYFA SİYASET EKONOMİ TURİZM BİLİŞİM SAĞLIK GIDA OTOM...